Bilgisayarın Tarihi ve Gelişimi

Bilgisayar çok hızlı işlem yapabilen elektronik bir cihazdır.İnsanlar ticaretin başlamasıyla ve paranın bulunmasıyla zamanla sayılarla uğraşmaya başladı.Sayılarla işlemler yapmaya başladı ve sayılarla işlem yapmak için abaküsü yaptılar.Abaküs ilk bilgisayar olarak kabul edilir.

1642 de matematikçi Pascal, Pascalin adında bir hesap makinesi yapmıştır.Bu hesap makinesi sadece toplama işlemi yapabiliyordu. 1694 de filozof  Charles Colmar  bu hesap makinesini geliştirdi ve toplama çıkarma çarpma ve bölme işlemlerini yapan hesap makinesini yaptı bu hesap makinesi ticarette kullanılan ilk hesap makinesi oldu.

Bilgisayarın asıl tarihi bir matematik profesörü olan Charles Babbage ile başlar.Onun yaptığı hesaplar, çalışmalar ve çizimler bugünkü hesap makinelerinin ve bilgisayarların temelini oluşturduğundan ona bilgisayarın atası denmiştir.

1854 de George bole ikili sayı sistemini buldu. Bugün bilgisayarlar bu sisteme göre çalışmaktadır.

1890 da Hermann Hollerith delikli kartla veri girişi yapabilen bir bilgisayar oluşturdu.Delikli kart sistemi işlem hızını arttırdı.

Bilgisayarlar 4 dönemde incelenir

• 1. Nesil (1945-1956):  lambalı çok büyük aygıtlar..
• 2. Nesil (1956-1963): Transistörlü bilgisayarlar.
• 3. Nesil (1964-1971): transistör yerine devre kullanan bilgisayarlar
• 4. Nesil (1972-günümüz): Günümüz bilgisayarları.

BİRİNCİ NESİL BİLGİSAYARLAR 1945-1956

2.Dünya Savaşı’nın başlamasıyla bilgisayar araştırmaları arttı.1941 de Alman mühendis Konrad, uçak ve roket için Z3 bilgisayarlarını geliştirdi.Müttefik kuvvetler daha güçlü bilgisayarlar için çalışmaya başladılar.

1937 de Hardvard Üniversitesi öğretmenlerinden Howard Aiken yarı elektronik devrelerle çalışan bir bilgisayar yaptı ve bu bilgisayara mark 1 adını verdi.Bu bilgisayar trigonometri gibi uzun işlemleri çözebiliyordu.

1944 de İngilizler Almanların mesajlarını gizlice öğrenmek için COLOSUS denen bilgisayarı yaptılar ve gizli kodları kırdılar

1945 de Pensilvanya üniversitesi lambalarla çalışan bilgisayarı yaptı ve ona ENİAC adını verdiler. Eniac geniş bir ev kadardı ve ilk kez ram bellek kullanıldı.

1945 de EDVAC denen bilgisayar icat edildi.Bu bilgisayarların hafızası arttırıldı ve depolama sorunu ortaya çıktı.

1952 de ilk ticari bilgisayar olan UNİVAC yapıldı

Birinci kuşak bilgisayarların kötü yanı vakum tüpleri ile çalışmasıydı.

İKİNCİ NESİL BİLGİSAYARLAR 1956-1963

1948’de transistörler keşfedildi ve bilgisayarlar daha hızlı gelişmeye başladı. Daha hızlı, az enerji üreten bilgisayarlar üretilmeye başlandı.Büyük vakum tüpleri yerine transistörler kullanılmaya başlandı.İkinci kuşak bilgisayarlara yazıcı ,tape ve disk birimleri, hafıza ve işletim sistemi,programlar eklendi. Bilgisayarlarda yeni diller kullanılmaya başlandı.Bilgisayar programlarının daha basit olması için ikili kodların yerine matematiksel formüller kullanıldı.bu gelişmelerle yeni meslekler ortaya çıktı. Proğramcı, analizleyici, sistem uzmanları. 1960 yıllarında  üniversitelerde,kurumlarda iş yerlerinde kullanılmaya başlandı.

ÜÇÜNCÜ NESİL BİLGİSAYARLAR 1964-1971

Transistörler vakum tüplerine göre daha avantajlıydı fakat çok fazla ısı yaydıkları için bilgisayar parçalarına zarar veriyordu. 1958 de Jack Kilby bu sorunu gidermek için  Tümleşik devreyi icat etti.daha sonra bilim insanları küçük bir chip üzerine bir çok parçayı yerleştirdiler.Böylece bilgisayarlar küçük bir chip içine  bir çok bileşen eklendiği için  küçüldüler.bunun sonucunda işletim sistemi ortaya çıktı.üçüncü kuşak bilgisayarlarında işletim sistemi sayesinde bir çok program geliştirildi.Bu programlar bilgisayarın hafızasını ortak kullanmaya başladı.

DÖRDÜNCÜ NESİL BİLGİSAYARLAR 1971-GÜNÜMÜZ

1971de  Intel , 4004 yongasını üretti.Bu yonga üzerinde bilgisayarın tüm bileşenlerini topladı.( hafıza, girdi, çıktı, işlem birimi). 1981 de kişisel bilgisayarlar üretilmeye başlandı. PC sayısı arttı. Boyutları daha da küçüldü.Bir çantaya sığacak ölçülerde laptop bilgisayarlar,bir gömlek cebine sığacak ölçülerde palmtop bilgisayarlar üretildi.

Zamanla  yazılı komutlar yerine ekran da hareket eden  bir simge ile diğer simgeleri (icon) taşıma sağlandı.Yakın bilgisayarların birbirlerine bağlanması sağlandı.Böylece  bilgisayar ağları kuruldu.Ağdaki her bilgisayar diğer bilgisayarların hafızalarını, bilgilerini paylaşır hale geldi. Birbirlerine bağlı bilgisayarların oluşturduğu bu ağlar (LocalArea Network (LAN))dünyadaki  diğer bilgisayar ağlarına bağlandılar. Böylece dünyadaki bilgisayarlar birbirlerine bağlanarak ağların ağı olan İnterneti oluşturdular.