Bilgi
Güneş Saati Nedir? (Kısaca)
Güneş saati, zamanı Güneş’in konumuna göre -zamanı- ölçmeye yarayan alettir. Genel olarak rastlanan yatay güneş saati tasarımlarında dikey olarak yerleştirilmiş bir çubuğun gölgesi, yatay yerleştirilmiş bir yüzeyde günün saatlerini gösteren kadrana düşer. Güneş gökyüzünde ilerledikçe çubuğun ucunun saat üzerinde bıraktığı gölge, farklı saat çizgilerine denk gelecek şekilde hareket eder. Bu tasarımlarda çubuğun Dünya’nın dönme eksenine hizâlanması gerekir. Dolayısıyla bu tür güneş saatinin doğru zamanı göstermesi için çubuğun manyetik kuzeyi değil, coğrafî kuzeyi gösteriyor olması gereklidir. Ayrıca çubuğun yatay düzlemle yapacağı açı, saatin bulunduğu coğrafî enleme eşit olmalıdır. Yine de bu iki özelliğe sahip olmayıp farklı ilkeler çerçevesinde çalışan güneş saatleri de tasarlanabilir. Bu saatler bir dairenin ortasına çubuk konularak ve pusula yardımı ile (her yerde kuzey’i göstermesi lazım) her saat gölgenin düştüğü yere işaret konularak yapılabilir. Ama bulutlu günler, gece gibi etkenler bu saat türünü kullanışsız kılacaktır.
Bilinen ilk güneş saati örnekleri eski Mısırlılar’a kadar ulaşmakta ve III. Touthmosis (m.ö. 1504-1450) zamanında yapılan bu saat halen Berlin Müzesi’nde bulunmaktadır. Milât öncesine ait diğer bir örnek de Keldânî (Yeni Bâbil) astronomu Berossus’un (Bel-usur) milâttan önce 300’lerde yaptığı, iç yüzü taksimatlı bir yarım küre ile ortasında dikili bir milden oluşan cihazdır. Büyük İskender’in Bâbil’i fethinden sonra güneş saatini öğrenen Grekler daha sonra onu Batı’ya taşımışlar, Romalılar da bu aletlerin çeşitlerini bir hayli arttırmışlardır. İlkçağ’daki bu gelişmeye karşılık Ortaçağ’ın Batı dünyasında kayda değer bir ilerlemeye rastlanmamakta, ancak 1500-1800 yılları arasında aristokratların sanatkârları himaye ettiği dönemde, diğer gelişmelere paralel olarak güneş saatlerinin de hem çeşit hem kullanışlılık açısından değişik boyutlar kazandığı görülmektedir.
Diyarbakır Ulu Cami’deki Güneş Saati
Diyarbakır‘ın Merkez Sur içesinde bulunan ve Anadolu’nun en eski camilerinden olan Ulu Camii avlusunda yer alan güneş saati, sibernetiğin babası olarak kabul edilen Diyarbakır’lı ünlü bilgin ve alim (İmam Cezeri) El Cezeri El Kurdi‘nin yaptığı bir eserdir. Başlıklı sütun üzerinde yer alan ve bir mermer üzerine yerleştirilen metal parçasının, güneşin hareketiyle birlikte çevresinde dönen gölge marifetiyle zamanı gösteren güneş saatinin 800 yıldan fazla bir geçmişinin olduğu bilinmektedir. Güneş saati önceleri Diyarbakır’ın Dağkapı meydanında yer almış, zarar görmesin diye Ulu cami avlusuna getirilmiştir.
Güneş saati günümüzde çatlak durumda, bu nedenle korunması maksadıyla demir bir çemberle sarılmış, çizilmesi, oynanması ve zarar görmemesi içinde etrafı demir korkulukla çevrelenmiştir.