Egzoz gazları, bir yanma işleminde ortaya çıkan ve artık kullanılamayacak olan gaz halindeki atık maddelerdir. İçten yanmalı motorların durumunda atık gazlar için “egzoz gazı” kavramı yerleşiklik kazanmıştır. Egzoz gazını kısaca tanımlayacak olursak, doğal gaz, benzin, mazot, fuel oil ya da kömür gibi yakıtların yanması sonucu ortaya çıkan ve egzoz ve baca yardımıyla atmosfere atılan gazdır.
Her ne kadar yanma gazlarının çoğunun büyük kısmı görece zararsız nitrojen (N2), su buharı (H2O) (saf karbon yakıtlar dışında), ve karbondioksit (CO2) (hidrojen yakıtı dışında) ise de görece az bir kısmı karbonmonoksit (CO), hidrokarbonlar, nitrojen oksitler (NOx), kısmen yanmamış yakıt ve partiküller gibi istenmeyen zararlı ve zehirli maddelerden oluşur.
Motor egzoz gazı; su buharı, karbondioksit ve azot dioksit gibi zararsız maddelerin yanında, insan ve/veya çevre için tehlikeli olan karbonmonoksit (CO), hidrokarbonlar (HC) ve azot oksit (NOx) de içerir. Bu zararlı maddeler modern bir motorun toplam emisyonlarının sadece çok küçük bir kısmını oluşturur. Bu kısım benzin motorunda %1,1 ve dizel motorunda %0,2’dir. Egzoz gazının büyük kısmı azot, su ve karbondioksitten oluşur. Yine de, görece küçük miktardaki bu zararlı maddelerin etkisiz hale getirilmesi önemlidir. Bu zararlı maddeleri önemli ölçüde azaltmak amacıyla üç yollu katalizatör kullanılmaya başlandı.
Karbonmonoksit (CO)
Karbonmonoksit renksiz, kokusuz ve tadı olmayan bir gazdır. Karbon ve oksijenin bu bileşimi karbon içeren maddeler tamamen yanmadığı zaman oluşur ve solunduğunda şiddetli bir zehirdir. Solunup kan damarlarına ulaştığında, alyuvarlara oksijen bağlanmasına önler. Solunan hava içerisinde yüzde 1,28 karbonmonoksit yoğunluğundan itibaren 1-2 dakika içerisinde boğularak ölüm gerçekleşir. Karbon monoksit havadan daha ağır olduğundan özellikle yere yakın seviyede yoğunlaşır. Ayrıca kapalı otoparklarda da yüksek konsantrasyonlar görülebilir. Bu yerlerde çoğunlukla, havadaki CO oranını ölçen özel sensörler vardır.
Havada düşük konsantrasyonlar halinde – 70 ila 100 ppm (ppm = parts per million = milyonda bir oran) – bulunduğunda, soğuk algınlığını andıran belirtiler görülebilir. 150 ila 300 ppm bulantıya, baş dönmesine ve kusmaya yol açar. 400 ppm’den itibaren baygınlıktan beyinde hasar oluşumuna ve ölüme varan sonuçlar meydana gelir. Sağlıklı yetişkinler uzun bir süre boyunca 50 ppm’ye kadar yoğunluğa dayanabilir, çocuklarda ve hastalarda ise bu miktarda bile problemler ortaya çıkabilir.
Hidrokarbonlar (HC)
Hidrokarbonlar, sadece karbon (C) ve hidrojenden oluşan kimyasal bileşimlerdir. Bunlar petrol, doğalgaz ve kömür içerisinde büyük miktarlarda bulunur ve bunların içinde asıl “enerji taşıyıcısını” oluştururlar. Bazı hidrokarbon bileşimleri kanserojendir.
Güneş ışığının etkisi altında hidrokarbon ve azot oksitleri reaksiyona girerek ozon oluşturur. Ozon atmosferin alt tabakalarında mukozaları tahriş eden, baş dönmesine ve bulantıya neden olan tehlikeli bir zararlı maddedir. Dahası, ozon 1995 yılından beri “kansere neden olduğu yolunda haklı şüphelerin bulunduğu maddeler” arasında sayılıyor. Ayrıca havada yüksek ozon konsantrasyonları bitki örtüsünde büyük hasarlara neden olabiliyor.
Azot Oksitleri (NOx)
Azot oksitleri (ya da nitrik oksitler) azotun (N) gaz halindeki oksitleridir. Farklı atom sayılarına sahip birden fazla mümkün bileşim bulunduğundan, bunlar için NOx kısaltması kullanılır: N2O, NO, N2O3, NO2, vs.
Bu oksitler su (örneğin sis şeklinde) ile bir araya geldiklerinde, mukozayı tahriş eden ve kısmi akciğer hasarlarına yol açabilen asitler oluşur. Bunun tek istisnası: “gülme gazı” adıyla da bilinen Azot Protoksittir (N2O). Ancak bu da bir sera gazıdır ve atmosferin yukarı kısmındaki koruyucu ozon tabakasına zarar verir.
Zararlı maddeler modern bir benzin motorunun toplam emisyonlarının sadece çok küçük bir kısmını oluşturur – sadece %1,1. Egzoz gazının büyük kısmı azot, su ve karbondioksitten oluşur.
Dizel motorda da zararlı maddeler toplam emisyonların sadece çok küçük bir kısmını oluşturur – sadece %0,2. Egzoz gazının büyük kısmı bu motorlarda azot, su oksijen ve karbondioksitten oluşur.
Kaynak: Tıkla