RAM , bir diğer adı ile Rastgele Erişim Belleği (Random Acces memory), bilgisayar ve mobil cihazlarımızın vazgeçilmez ana bileşenlerinden biri. RAM’in asıl amacı işlemciye yardımcı olmak. Ancak RAM ile ilgili bazı yanlış bildiğimiz bilgiler mevcut. Şimdi sizlerle RAM hakkında birkaç bilgiyi paylaşıyoruz.
Sağda solda kulaktan duyma bilgiler, kimi zaman hayatımızı olumsuz etkileyebiliyor. Aynı şey, teknoloji dünyasında da geçerli. Son zamanlarda hemen her parçayla ilgili duyabileceğiniz bilgisayar efsanelerinde bugün RAM’lere değineceğiz. RAM hakkında doğru bilinen birçok efsane olmasına rağmen, sık duyulan dördünü sizler için seçtik.
Genel itibari ile RAM, bilgisayarlarımızın geçici hafızalarını oluşturan en temel parçalardan biridir. Görevi ise sınırlı bir zaman diliminde çeşitli hesaplamalar yapıp verileri tutarak, onları anlık olarak kullanabilmemizi sağlar. Böylece işlemciye yardımcı olarak işlemcinin sürekli olarak aynı şeyleri tekrar tekrar hesaplamasına engel olur.
Her ne kadar görevleri bunlar olsa da RAM’ler hakkında çoğu kullanıcının yanlış anladığı noktalar var. Bizde bu yazımızda noktalara ışık tuttuk ve RAM hakkında efsaneleşmiş 4 yanlış görüşü sizin için doğru bir şekilde anlattık. İşte RAM hakkında doğru bilinen 4 efsane.
“Daha Fazla RAM’e İhtiyacım Yok”
“Bu yazılımı çalıştırmak için sahip olduğunuz bellek miktarı yeterlidir.” Aslında evet, sahip olduğumuz RAM’ler bazı yazılımları çalıştırmak için yeterli olabilir. Ancak sadece çalıştırmak için, daha hızlı çalışması için değil.
Çoğu yazılım geliştiricisi, yazdığı program veya yazılımı, sistemde var olan toplam RAM’in belli bir miktarını kullanabilecek şekilde yazar. Bu yüzden toplam RAM boyutunuz ne kadar fazlaysa, uygulama da o boyutta RAM’i kullanabilir. Böylelikle programdan aldığınız performans, doğru orantıda artar.
Öte yandan toplam bellek miktarınız, çalıştırdığınız uygulamalara paylaştırılacağı için, ekstra dahil edeceğiniz her bellek miktarı, aynı anda kullanabileceğiniz daha fazla uygulama ve programa olanak tanır. Bu yüzden sistem gereksinimi x olan bir uygulama için 2x bellek kullanmak, daha yüksek performans ve verimlilik sağlar.
Bu biraz da sisteminizde ne kadar RAM’e ihtiyaç duyduğunuzla da alakalıdır. Güncel bilgisayar dünyasında artık 4GB RAM temel ve günlük kullanıcılar için, 8GB RAM oyun ve orta seviyeli kullanıcılar için ve 16GB RAM ise ileriye dönük üst düzey oyun ve profesyonel grafik kullanıcıları için ideal durumda.
“RAM Boyutu Her Şeydir”
Genel olarak hepimiz, sahip olduğumuz bilgisayar ve telefonların ne kadar RAM’e sahip olduğunu biliriz. Ve farklı kişilerden de yüksek boyutlu RAM’e sahip cihazları olduğunu ve bu yüzden cihazlarının daha hızlı olduğunu işitiriz. Aslında bu yorum, tam olarak doğru sayılmaz. Yani bir sistemdeki bellek boyutunun yüksek olması, o sistemin çok hızlı olduğu anlamına gelmez.
RAM’in hızını belirleyen çok önemli başka faktörler vardır. Boyut dışında çalışma frekansı, performans noktasında büyük rol oynar. Çoğunlukla normal bir kullanıcı 8GB ile 16GB RAM arasındaki farkı anlayamaz. Bu yüzden 8GB RAM’i 16GB’a yükseltmek çok yüksek bir performans artışı sağlamayabilir.
Burada önemli olan, RAM’in çalışma frekansıdır. Örneğin 8GB 2133 MHz hızındaki bir bellekten 8GB 3200 MHz hızındaki bir belleğe yükseltme yaparsanız, alacağınız hız ekstra ekleyeceğiniz 8GB’dan daha performanslı olabilir. Öte yandan RAM’lerin sahip olduğu gecikme yani CL değerleri de önem taşır. Bir belleğin gecikme süresi ne kadar düşükse, aldığınız işlem yanıtı o kadar hızlı olacaktır.
“Eklenecek RAM’in Boyutu Aynı Olmalıdır”
Çoğu anakart üzerinde iki ya da dört bellek yuvası görürüz ve çoğunlukla bu yuvalardan en az bir tanesi boş olur. Boş olan yuvayı yeni bir RAM’le doldurarak sistemde yükseltme yapılabilir ancak bu noktada genel olarak takılı kalınmış bir ‘aynılık’ sorunu var. Buna göre ekleyeceğiniz yeni RAM; var olan RAM’le aynı boyutta, aynı frekansta ve hatta aynı marka modelde olmalı.
Evet, aynı üreticinin aynı modeline sahip RAM’ini kullanmak her zaman önerilir. Bunun arkasında yatan bir sebep var. İki farklı RAM’in birlikte en iyi şekilde performans sunabilmesi için aynı voltajı kullanmaları gerekir. Bu yüzden farklı model kullanımlarında nadir de olsa bu ayarlamaları anakart üzerinde yapmak gerekebilir. Bu yüzden aynı marka model RAM’leri birlikte kullanmak çok daha iyidir.
Ancak farklı markaya ait farklı boyutlu RAM kullanmak kesinlikle yanlış değildir. Örneğin sisteminizde bulunan 4GB RAM’e ekstra 8GB RAM ekleyebilirsiniz. Üstelik Dual Channel dediğimiz çoklu RAM’i devreye aldığınızda, bu iki RAM ayrı ayrı 4GB olarak çalışacaktır. Kalan 4GB ise tek bir RAM olarak çalışır.
Tabii burada frekans değerleri de önemli. Farklı model RAM’leri birlikte kullandığınızda anakart, çalışma frekansı en düşük olanı baz alır ve her iki RAM’i de bu frekansta çalıştırır. Ancak RAM’lerde XMP desteği varsa bunu rahatlıkla aşabilirsiniz.
Kısaca farklı model RAM kullanımı, aynı model RAM’lerden alacağınız performansı sunmasa da, sahip olduğunuzdan daha iyi bir performans verebilir ve bu yanlış değildir.
“RAM’i Temizlersek Hızımız Artar”
Yıllar önce CClear adı ile hayatımıza giren ve bugün birçok Android telefonda farklı isimlerle sunulan RAM Güçlendirici uygulamalar, aslında bilinen en yanlış efsanelerden.
RAM’inizin dolu olması çok kötü bir şey değildir. Aksine iyidir çünkü sisteminiz ve yazılımınız mevcut RAM’inizin tüm gücünden faydalanıyor demektir. Bu hızlandırıcı olduğu iddia edilen uygulamaların RAM’i boşaltması ekstra hiçbir olumlu etki yaratmaz aksine sisteminizi yavaşlatabilir.
Çünkü dolu olarak çalışan bir RAM’i boşaltmak, içerisinde bulunan ve hesaplanmış olup sürekli erişilebilen bilgileri silmenize neden olur. Bu yüzden siz RAM’i boşalttıktan sonra sisteminiz aynı hesaplamaları tekrar yapacak ve ekstra görevler çalıştıracak. Bu uygulamaların Android cihazları inim inim inletmesinin tek sebebi bu.
RAM’ler sabit diskler gibi değildir. Sabit disklerde veriyi yazarsınız ve ihtiyacınız olduğu an okursunuz. Bu yüzden sabit diskinizin boş olması, kapasite ve ulaşılma hızı açısından iyi olabilir. Oysa RAM’ler üzerinde anında yazılıp silinen çok sayıda veri bulunuyor. Bu yüzden RAM’inizi özgür bırakın ve bu uygulamaları kullanmayın. Zaten gerek duyduğunuz anda ihtiyacınız olmayan uygulamaları kapatarak RAM’inizi boşaltabiliyorsunuz.
Bugün sizlere RAM’ler hakkında bilinen 4 efsaneden bahsettik. Yeni efsanelerde görüşmek üzere, doğru kalın!